Güney Kore, görev kullanılabilirlik oranı düşük olan mevcut dört E-737 (E-7A Wedgetail ) filosunu desteklemek amacıyla 2020’de başlattığı AEW&C II programı kapsamında kritik bir karara vardı. Savunma Tedarik ve Program İdaresi (DAPA), 30 Eylül 2025’te yaptığı açıklamada, L3Harris’in Güney Kore Hava Kuvvetleri’nin (ROKAF) yeni nesil AEW&C uçağı tedarik ihalesini kazandığını duyurdu.
Toplam 3,0975 trilyon won (yaklaşık 2,2 milyar dolar) değerindeki proje kapsamında dört platform, 2032 yılına kadar hizmete alınacak.
Global 6500 Tabanlı Yeni Sistem
L3Harris’in sunduğu çözüm, Bombardier Global 6500 iş jetine dayalı CAEW (Conformal Airborne Early Warning) sistemi. Uçakta, İsrail yapımı ELTA EL/W-2085 radarı bulunuyor. GaN (Gallium Nitride) teknolojisine sahip bu radar, çift bantlı yapısıyla yüksek performans sunuyor.
İhale sonucunda, L3Harris’in teklifi, rakibi Saab GlobalEye sistemini geride bıraktı. Kasım 2024’te ABD tarafından onaylanan dört adet E-7’nin FMS satışı ise iptal edildi.
Yerli Katılım ve Korean Air’in Rolü
Proje kapsamında L3Harris, uçak gövdesi üzerinde gerekli modifikasyonları, radar entegrasyonunu ve görev sistemlerini üstlenecek. Korean Air ise üçüncü ve dördüncü uçakların ülkede modifikasyon ve testlerini gerçekleştirecek. Ayrıca programın sürdürülebilirliği için lojistik destek ve MRO (Bakım, Onarım ve Revizyon) faaliyetlerinde sorumluluk alacak.
L3Harris ISR Sektörü Başkanı Jason Lambert, “Hedefimiz Kore’de üretilen, işletilen ve bakımı yapılan bir sistem geliştirmek. Bu sayede yerli endüstriyi güçlendireceğiz” dedi.
ROKAF’ın Mevcut Durumu
ROKAF, hâlihazırda Peace Eye programı kapsamında 2012’de envantere giren dört adet E-7A Wedgetail (yerel adıyla E-737) kullanıyor. Ancak bu uçaklarda ciddi arıza problemleri ve düşük görev kullanılabilirlik oranları rapor edilmişti.
2019’da Güney Kore basınında çıkan raporlara göre, E-737 filosu %75 hedef kullanılabilirlik oranına ulaşamadı. Bu durum, ülkenin Kuzey Kore’nin artan balistik füze tehdidine karşı zafiyet yaratabileceği endişelerini gündeme getirmişti.
E-7A Wedgetail filosunda yaşanan düşük görev kullanılabilirlik oranlarının ardında, uçağın yaşı değil, entegrasyon ve bakım karmaşıklığı öne çıkıyor. 737NG platformu üzerine inşa edilen bu özel görev uçakları; radar, görev bilgisayarı ve komuta-kontrol ağları gibi yüksek teknolojiye sahip alt sistemler barındırıyor.
Bu yapılar, düzenli yazılım güncellemeleri, parça ikmali ve bakım döngülerinde aksaklık yaşandığında hızlı şekilde arıza riskini artırıyor. Uzmanlara göre bu durum yalnızca E-7’ye özgü değil, AEW&C sınıfı uçakların genel bir özelliği. Öte yandan 2025 başında 737NG ailesine ait sivil uçaklarda yaşanan sorunların ardından başlatılan özel denetim, askeri türevlerde de emniyet ve görev sürekliliğine ilişkin hassasiyetin sürdüğünü ortaya koydu.
Stratejik Önemi
Yeni AEW&C uçakları, Güney Kore’ye 24 saat kesintisiz hava gözetleme kabiliyeti sağlayacak. Ayrıca bağımsız hava kontrol operasyonlarını mümkün kılarak ülkenin savunma kapasitesini artıracak.
DAPA’nın açıklamasına göre, seçim sürecinde L3Harris; operasyonel uygunluk, yerli endüstri katkısı ve bakım maliyetlerinde öne geçti. Saab ise sözleşme şartları ve satın alma maliyetlerinde avantajlı olsa da, toplam değerlendirmede L3Harris galip geldi.
Bu sistem, Türkiye, Avustralya ve yakın gelecekte İngiltere’nin de envanterine girecek E-7 Wedgetail filosuna paralel şekilde Güney Kore’nin bölgesel hava savunma gücünü pekiştirecek.
