İsrail, “Rising Lion” (Yükselen Aslan) operasyonunun yeni bir aşamasını başlatarak İran’ın nükleer kapasitesini ve uzun menzilli füze yeteneklerini hedef aldı. Ancak operasyonun kapsamı, artık İran’ın enerji altyapısına yönelik saldırıları da içeriyor.

Saldırılar, İsrail’in kentsel bölgelerine yönelik İran füze tehditlerine karşılık olarak başlatıldı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, füze saldırılarına yanıt olarak İsrail savaş uçaklarının artık doğrudan Tahran’a erişebildiğini ve İran rejimine ait hedeflerin İsrail Hava Kuvvetleri’nin (IAF) öncelikli listesinde yer aldığını açıkladı.

South Pars Tesisi Vuruldu

Üst düzey bir IDF yetkilisi, İsrail Hava Kuvvetleri’nin İran’ın güneyindeki Buşehr bölgesinde bulunan South Pars gaz sahasına saldırı düzenlediğini doğruladı. İran’ın resmi Fars Haber Ajansı da bu saldırıyı teyit ederek, 14. fazdaki ünitelerden birinin İsrail’e ait insansız hava aracıyla vurulduğunu bildirdi.

Saldırı sonucu çıkan yangının hızlı müdahaleyle kontrol altına alındığı ve sosyal medyada tesisin alevler içinde görüntülendiği belirtildi. Ayrıca Fajr Jam Doğal Gaz Rafinerisi ile Basra Körfezi kıyısındaki Kangan LNG Limanı’nın da vurulduğuna dair doğrulanmamış bilgiler mevcut.

Nükleer Tesisler ve Füze Rampaları Hedefte

İsrail, şu ana kadar Natanz’daki uranyum zenginleştirme tesisini vurmuş olsa da, Buşehr nükleer reaktörüne yönelik herhangi bir saldırı yapılmadı. The Jerusalem Post’a göre, çalışan bir nükleer reaktöre yapılacak saldırı, sivil halk için ciddi radyasyon riski taşıyabilir. Ancak BM Nükleer Denetim Kurumu, Natanz çevresindeki radyasyon seviyelerinde bir değişiklik olmadığını açıkladı.

İsrail Hava Kuvvetleri (IAF), Tahran çevresinde yüzlerce hedefi vurduğunu, özellikle karadan havaya füze rampaları ve radar sistemlerini etkisiz hale getirdiğini bildirdi. Bu kapsamda, İran’ın batısında bir hava koridoru açıldığı ifade edildi. İsrail istihbaratına göre, İran’ın en az 2.000 uzun menzilli balistik füzesi mevcut ve bu sayının önümüzdeki iki yılda 8.000’e ulaşması bekleniyor.

Mossad Operasyonu ve İran’ın Tepkisi

Operasyonun başlangıcında, Mossad’a bağlı ajanların İran topraklarında kara operasyonu düzenleyerek hava savunma sistemlerine saldırdığı bildirildi. Bu saldırılar arasında Tahran yakınındaki füze rampaları da yer alıyor. İsrail’in önleyici saldırıları, İran’ın 1.000 füze ile misilleme planını sekteye uğrattı.

The New York Times’a konuşan iki IRGC üyesi, İsrail’in füze üslerini hedef almasının İran’ın füzeleri rampalara yerleştirmesini imkansız hale getirdiğini belirtti. Yetkililer ayrıca, saldırı anında birçok üst düzey askeri komutanın güvenli evlere sığınmak yerine kendi konutlarında kalmasının ölümcül bir karar olduğunu kaydetti. Devrim Muhafızları Hava-Uzay Komutanı General Amir Ali Hacızade ve ekibi Tahran’daki bir üste toplantı yaparken saldırı sonucu hayatını kaybetti.

ABD Desteği ve Ortak Savunma

İsrail’in savunmasına ABD de aktif destek sağladı. Bir IDF yetkilisi ve bir ABD’li yetkili, Amerikan donanmasına ait Aegis destroyerleri, THAAD sistemleri ve savaş uçaklarının İran’ın füzelerini ve İHA’larını önlemek için devreye girdiğini doğruladı. Pentagon, kaç füzenin engellendiğine dair savaş sahası analizini beklediklerini açıkladı.

The Wall Street Journal’a göre, İran bugüne kadar İsrail’e 200 balistik füze ve 200 İHA fırlattı. ABD savaş uçakları, deniz destroyerleri ve karadan havaya sistemler saldırılara karşı pozisyon almıştı. Ayrıca Patriot ve THAAD sistemleri de İran füzelerinin düşürülmesinde aktif rol aldı.

Fox News’e göre, bu savunma sistemleri geçtiğimiz yıl da Yemen’den gelen balistik füzeleri engellemekte kullanıldı. Bu bağlamda ABD ordusunun THAAD sistemini ilk kez savaşta kullandığı olayın da Aralık 2024’te gerçekleştiği kaydedildi.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here