Sırbistan, başkent Belgrad’da tanklar, füze sistemleri ve savaş uçaklarının sergilendiği büyük bir askeri geçit töreni düzenledi. Yetkililer, bu töreni ülke tarihindeki en büyük ordu gücü gösterisi olarak nitelendirdi.
Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, yaklaşık 10.000 askerin katıldığı töreni izledi. Vucic, bu etkinliğin Sırbistan’ın bağımsızlığını ve egemenliğini savunma kararlılığını, ayrıca herhangi bir yabancı saldırgana karşı caydırıcılığını vurguladığını belirtti. Sırbistan’ın, çoğunluğu NATO üyesi ülkelerle çevrili olması da dikkat çekti.
Gösterinin Detayları ve Sergilenen Sistemler
Kalabalıklar ulusal bayrakları sallarken, savaş uçaklarının motor sesleri eşliğinde askerler Belgrad’ın Yeni Belgrad semtinde yürüdü. Etkinlikte:
- Yerli üretim silahlar,
- İsrail’den alınan roketatarlar ve PULS roket topçu sistemi,
- BAE’den temin edilen insansız hava araçları,
- Rusya yapımı tanklar,
- Çin uçaksavar sistemleri sergilendi.
İsrail’in PULS sistemi, çeşitli menzil ve yük kapasitelerine sahip mühimmatları fırlatabilme özelliği ve 300 km’ye kadar menziliyle Balkanların başkentlerine ulaşabilecek kapasitesi nedeniyle en çok dikkat çeken platform oldu. Ayrıca Fransız Hava Kuvvetleri’ne ait birkaç Rafale savaş uçağının geçitte yer alması da sürpriz olarak değerlendirildi. Sırbistan’ın bu uçaklardan 12 adet sipariş verdiği ve önümüzdeki yıllarda teslimatların yapılacağı bildirildi.
Muhalefet liderleri ve insan hakları grupları, geçit töreninin Vucic’in popülist yönetimini desteklemek için düzenlendiğini savundu. Bazı devlet çalışanlarının törene katılmaları için baskı gördüğü ve yüzlerce otobüsle taşındığı iddia edildi.
Vucic’in giderek otoriterleştiği yönündeki uluslararası eleştiriler artarken, öğrenci hareketleri ve muhalif gruplar törene alınmadı. Çevik kuvvet polisi, hükümet karşıtı protestocuların geçidi izlemesine engel oldu.
Yaklaşık 10 aydır süren hükümet karşıtı gösteriler, geçtiğimiz yıl Novi Sad’daki tren istasyonunda yaşanan ve 16 kişinin ölümüyle sonuçlanan beton kanopi çökmesinin ardından başlamıştı. Olay, yolsuzluk kaynaklı ihmal iddiaları nedeniyle ülke çapında tepkilere yol açmış ve erken seçim taleplerini güçlendirmişti. Vucic ise erken seçim çağrılarını reddederek protestolara yönelik baskıyı artırdı.
