Suriye Petrol Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Süleyman, Cumartesi günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Suriye Arap Cumhuriyeti’nin kuzeydoğusundaki Kürt liderliğindeki yetkililerin, yönettikleri yerel sahalardan Şam’daki merkezi hükümete petrol sağlamaya başladığını duyurdu.
Bu gelişme, Suriye’nin petrol zengini kuzeydoğusundan, Aralık ayında isyancılar tarafından devrilen eski lider Beşar Esad’ın ardından kurulan İslamcı hükümete yapılan ilk bilinen petrol teslimatı oldu.
Petrol Sevkiyatının Detayları
Süleyman, petrolün Haseke ve Deyr el-Zor vilayetlerindeki sahalardan geldiğini ancak sağlanan miktar veya anlaşmanın diğer şartları hakkında ayrıntı vermedi.
Suriye, 2010 yılında günlük 380.000 varil petrol ihraç ederken, Esad yönetimine karşı başlayan protestoların iç savaşa dönüşmesiyle birlikte ekonomisi ve altyapısı ağır darbe aldı. Yaklaşık 14 yıl süren savaş, petrol üretimini de büyük ölçüde sekteye uğrattı.
Kuzeydoğudaki Petrol Sahaları ve Yaptırımlar
Petrol sahaları yıllar içinde birçok kez el değiştirdi. Son olarak Kürtlerin liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG), kuzeydoğudaki stratejik sahaları kontrol altına aldı. Ancak ABD ve Avrupa Birliği’nin uyguladığı yaptırımlar, hem yasal ihracatı hem de ithalatı zorlaştırdı.
ABD, Ocak ayında bazı enerji işlemlerine izin veren altı aylık bir yaptırım muafiyeti yayınladı. Avrupa Birliği de enerji, ulaşım ve yeniden yapılanma ile ilgili yaptırımları askıya almayı planlıyor.
Şam’ın Petrol Arayışı ve Yerel Anlaşmalar
Reuters’a konuşan ticaret kaynaklarına göre, Esad sonrası ilk petrol ithalat ihaleleri, yaptırımlar ve mali riskler nedeniyle büyük tüccarların ilgisini çekmedi. Bu nedenle Suriye, petrol tedarikini yerel aracılar üzerinden sağlamaya çalışıyor.
İç petrol ticareti, yarı özerk kuzeydoğu bölgesi ile Şam’daki yeni yönetim arasında süren müzakerelerin kritik başlıklarından biri olarak öne çıkıyor. Kaynaklara göre, SDG’nin herhangi bir siyasi çözüm kapsamında petrol gelirlerinin kontrolünden vazgeçmesi gerekebilir.
SDG Komutanı Mazlum Abdi, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, petrol gelirlerinin tüm vilayetlere adil bir şekilde dağıtılması koşuluyla kaynakların yönetimini yeni yönetime devretmeye açık olduklarını belirtti.
