Atina, Hava Savunmasını Yeniden Tanımlıyor: 2,8 Milyar Euroluk Aşil Kalkanı Projesi

0
43

Yunanistan, donanması ve savaş uçaklarının daha özgür hareket etmesini sağlamak amacıyla geliştirdiği “Aşil Kalkanı” hava savunma sistemini tanıttı.

Atina’nın İsrail yapımı Demir Kubbe sistemini satın alıp almayacağı ya da başka çözümlerle ilgilenip ilgilenmediği henüz netleşmedi. Ancak genel çerçevede “Aşil Kalkanı”, kapsamlı bir modernizasyon programının merkezi olarak değerlendiriliyor.

ABD, Türkiye ve diğer ülkeler İsrail benzeri çok katmanlı hava savunma sistemlerine yönelirken, Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, Aşil Kalkanı’nı ülkenin modernize edilen ordusunun “kalbi” olarak tanımladı.

Savunma Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yer alan makalede Dendias, sistemin füze, uçaksavar, insansız hava aracı (İHA), gemi ve denizaltı savunma yeteneklerine sahip olduğunu belirtti. Bu kapsamda Aşil Kalkanı, Yunan donanması ve hava unsurlarının anavatan dışındaki görev alanlarını genişletecek kapasitede olacak.

Detay vermeyen Dendias’a rağmen, Army Recognition platformu, projenin ilk etapta yaklaşık 2.8 milyar Euro (yaklaşık 3 milyar dolar) değerinde olduğunu ve sistemin 2027 yılında faaliyete geçmesinin planlandığını bildirdi.

Dendias’ın açıklamaları, Kasım ayında Reuters’ın yayımladığı, Yunanistan’ın Rafael üretimi kısa menzilli hava savunma sistemi Demir Kubbe’nin bir versiyonunu geliştirmek üzere İsrail ile görüşmelere başladığı haberinin ardından geldi.

İsrail’in hava savunma mimarisi, Demir Kubbe’nin en alt katmanında yer aldığı üç kademeli bir yapıya sahip. İsrail Savunma Bakanlığı’na göre Demir Kubbe, Gazze çatışmasında insansız hava araçları, seyir füzeleri ve binlerce roketin imhasında etkili oldu. Bu başarı, pek çok ülkenin ilgisini çekmeye devam ediyor.

Yunanistan’ın Demir Kubbe sistemini satın alıp almayacağı belirsizliğini korurken, Aşil Kalkanı sisteminin, önümüzdeki 12 yılda toplam maliyetinin yaklaşık 25 milyar Euro’ya mal olacak geniş çaplı bir modernizasyon sürecinin parçası olacağı öngörülüyor.

Atina ayrıca Almanya liderliğinde yürütülen ve 23 ülkeyi kapsayan European Sky Shield girişiminin de bir parçası. Bu girişim, ortak kara tabanlı hava savunma sistemlerinin geliştirilmesini hedefliyor.

Dendias, “Küresel jeopolitik ortam yeniden şekillenirken ve istikrarsızlıklarla tanımlanırken, Yunanistan’ın gelişmelerin mağduru olmaması için güçlü bir duruş sergilemeliyiz,” dedi. “Savunma ayak izimizi genişletmeli ve Doğu Akdeniz ile Güneydoğu Avrupa’da istikrarın temel taşı olmalıyız.”

Türkiye ile yaşanan gerginlikler ve Ege ile Kıbrıs üzerindeki uzun süredir devam eden anlaşmazlıklar da bu savunma hamlesinin arka planında yer alıyor.

Dendias, Yunan Silahlı Kuvvetlerinin “Gündem 2030” doğrultusunda kapsamlı bir reform sürecine girdiğini belirtti. Bu kapsamda, “yeni bir savunma felsefesi, inovasyon odaklı yaklaşım ve caydırıcılık merkezli geniş bir plan” geliştirildiğini söyledi.

Geçtiğimiz yıl kurulan Yunan Savunma ve İnovasyon Merkezi, bu dönüşüme katkı sağlamaya başladı. Merkez, yabancı savunma sistemlerine olan bağımlılığı azaltarak ülkenin yerli üretim yeteneklerini geliştirmeyi hedefliyor. Şu ana kadar iki “ilgi çağrısı” ihalesi yayımlandı, ancak hangi sistemlerin tedarik edileceğine dair detay verilmedi.

Savunma Bakanlığı’nın açıklamasında, Yunanistan’ın düşük maliyetli ancak yüksek operasyonel değere sahip sistemleri tercih ettiği, özellikle İHA sistemleri ve yapay zekâ uygulamalarına öncelik verdiği vurgulandı.

Ayrıca Atina’nın, Avrupa Birliği’nin ReArm Europe programına ilişkin son kararlardan faydalanmaya hazır olduğu belirtildi.

ReArm Europe Planı, Avrupa Birliği’nin (AB) savunma kapasitesini artırmak ve stratejik özerkliğini güçlendirmek amacıyla Mart 2025’te Avrupa Komisyonu tarafından başlatılan kapsamlı bir girişimdir. Bu plan, AB’nin savunma altyapısını modernize etmeyi ve üye ülkelerin savunma harcamalarını artırmalarını teşvik etmeyi hedeflemektedir.​

Donanma tedarikine yönelik olarak da Dendias, Yunanistan’ın ABD ile Constellation sınıfı fırkateynlerin tasarım ve inşasına katılım olasılığını değerlendirdiğini ifade etti. ABD, bu fırkateynleri üretmesi için İtalyan Fincantieri firmasını görevlendirdi, ancak program önemli ölçüde gecikmiş durumda.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here