Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın ihtiyacı doğrultusunda muhtelif miktarda Bulut Altı İnsansız Hava Aracı (BAHA) ile SUNGUR Hava Savunma Füzesi’nin muayene ve kabul işlemleri tamamlandı ve bu sistemler resmen envantere alındı.
Milli Savunma Bakanlığı’nın haftalık basın bilgilendirme toplantısında konuşan Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, “Ulusal ve uluslararası güç ile etkinliğimizin artırılması amacıyla geliştirilen yerli ve millî savunma sanayi ürünlerimizle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin imkân ve kabiliyetleri her geçen gün daha da artmaktadır. Bu kapsamda Kara Kuvvetleri Komutanlığı’mızca, Bulut Altı İnsansız Hava Aracı (BAHA) ve SUNGUR Füzesi envantere alınmıştır.” ifadelerini kullandı.
BAHA: Dijital Birliklerin Hava Gözü
HAVELSAN tarafından “dijital birlik” konsepti kapsamında geliştirilen dikey iniş-kalkış yeteneğine sahip BAHA, 7.500 feet irtifada ve yer destek merkezine 10 kilometre uzaklıkta görev yapabiliyor.
Yaklaşık 30 kilogram ağırlığındaki sistem, 5 kilogramlık faydalı yük taşıyabiliyor. “Bulut altı” kategorisinde yer alan BAHA, bulutlu hava koşullarında dahi görev icra edebiliyor. Sınır hattında otonom olarak keşif ve gözetleme görevlerinde kullanılabilen BAHA, sürü algoritmaları sayesinde birden fazla araçla koordineli çalışabilme yeteneğine de sahip.
SUNGUR Hava Savunma Sistemi: Kısa Menzilde Yüksek Etki
ROKETSAN tarafından geliştirilen SUNGUR Hava Savunma Füze Sistemi, muharebe sahası ve geri bölgelerde konuşlu hareketli ya da sabit birliklerin kısa menzilli hava savunma ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlandı.
Omuzdan atılabilen (MANPADS) varyantının yanı sıra kara ve deniz platformlarına entegre edilebilen sistem, çok yönlü kullanım imkânı sunuyor. 2022 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine giren SUNGUR, yüksek infilak gücüne sahip harp başlığı ve gelişmiş arayıcı başlığı sayesinde sabit kanatlı uçaklar, helikopterler ve insansız hava araçlarına karşı yüksek etkinlik sağlıyor.
Ayrıca SUNGUR’un, insansız hava araçlarına entegre edilerek hava-hava füzesi olarak kullanılması planlanıyor. Bu entegrasyonun, muharebe sahasında “oyun değiştirici” bir etki yaratması bekleniyor.