• Türkiye’den üst düzey bir heyet, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın’dan oluşan bir delegasyon, Suriye’nin başkenti Şam’a ziyarette bulundu.
  • Kürtlerin çoğunlukta olduğu Suriye Demokratik Konseyi (SDK), Suriye Devlet Başkanı Ahmed el Şara tarafından 13 Mart’ta kabul edilen anayasa taslağını reddetti.
  • Lazkiye ve Tartus gibi kıyı bölgelerinde Esad yanlısı gruplarla Şara yönetimine bağlı güçler arasında düşük yoğunluklu çatışmalar rapor edildi.
  • Rusya, Suriye’deki askeri üs haklarını korumak amacıyla diplomatik ve ekonomik adımlar atıyor.
  • Süveyda Vilayeti’ndeki Dürzi toplumu, geçici Suriye hükümetine karşı derin bir bölünmüşlük içinde.

Kürtlerin çoğunlukta olduğu Suriye Demokratik Konseyi (SDK), Suriye Devlet Başkanı Ahmed el Şara tarafından 13 Mart’ta kabul edilen anayasa taslağını reddetti.

SDK, taslağın Beşar Esad rejiminin anayasasına fazlasıyla benzediğini ve Arap kimliğine aşırı vurgu yapılmasını “Suriye’nin ulusal ve toplumsal kimliğinin tahrif edilmesi” olarak değerlendirdi.

SDK, anayasanın “siyasi faaliyetleri kısıtlarken yürütme otoritesine mutlak yetkiler verdiğini” ve demokratik geçişi engellediğini belirtti. SDK’nın bu tutumu, 10 Mart’ta başlayan AANES ve Şam arasındaki siyasi ve askeri entegrasyon görüşmelerini etkileyebilir.

Ahmed Şara ile SDG (YPG/PKK) lideri Mazlum Abdi arasında 10 Mart’ta duyurulan anlaşmanın ayrıntıları netleştikçe, ilk olumlu tepkiler yerini temkinli bir bekleyişe bıraktı. Anlaşma, SDG’nin özerklik taleplerine sınırlamalar getirirken, Suriye bayrağının sembolik olarak sınır kapılarında yer almasını içeriyor. Ancak petrol kaynakları ve IŞİD karşıtı operasyonların yönetimi gibi konularda SDG’nin kontrolü koruduğu belirtiliyor.

ABD ve Avrupa Birliği, Şara yönetiminin YPG/SDG ve diğer gruplarla anlaşma çabalarından memnuniyet duyduklarını ifade etti. AB, Suriye’ye yönelik bazı yaptırımları askıya alarak yeni yönetime destek sinyali verdi. Bu adım, Suriye’nin ekonomik toparlanması için önemli bir gelişme olarak görüldü.

ARKA PLAN BİLGİ

Suriye Demokratik Konseyi (SDK) (Syrian Democratic Council – SDC), Suriye’deki Kürtler, Araplar, Süryaniler ve diğer etnik/dini grupları içeren siyasi bir çatı örgütüdür. Demokratik Suriye Güçleri (DSG/SDG)‘nin siyasi kanadı olarak 2015 yılında kurulmuştur.

SDK, 10 Aralık 2015’te Haseke’nin Malikiyye ilçesinde bir araya gelen çeşitli Suriyeli muhalif gruplar tarafından kurulmuştur. Amacı, federal ve demokratik bir Suriye modeli oluşturarak merkeziyetçi yönetime alternatif bir yönetim sistemini savunmak ve YPG’nin askeri başarılarını siyasi arenaya taşımaktır.

SDK’nin en büyük bileşeni, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (AANES) tarafından desteklenen yapıdır. Özerk Yönetim’in kontrol ettiği bölgelerde SDK, yönetim organları kurarak yerel idareyi güçlendirmeyi hedeflemektedir.

Türk Heyeti Şam’da

Türkiye’den üst düzey bir heyet, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın’dan oluşan bir delegasyon, Suriye’nin başkenti Şam’a ziyarette bulundu.

Heyet, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve mevkidaşlarıyla görüşmeler gerçekleştirdi. Bu ziyaret, Türkiye’nin Suriye’deki yeni yönetimle iş birliğini güçlendirme ve güvenlik politikalarını koordine etme çabasının bir göstergesi olarak yorumlandı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Şam ziyareti sonrası yaptığı açıklamada, “Suriye’de terör eylemlerine karışan tüm silahlı unsurların denklemden çıkarılması ve halkın normal yaşama dönmesi elzemdir” dedi. Ayrıca, SDG’ye özerklik veya kendi kendini yönetme konusunda herhangi bir taviz verilmediğini vurguladı. Bu, Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğüne verdiği önemi bir kez daha ortaya koydu.

Türk heyetinin Şam’daki temaslarının sonuçları henüz tam olarak açıklanmadı, ancak görüşmelerin odak noktası terörle mücadele, mültecilerin geri dönüşü ve Suriye’nin yeniden inşası oldu. Türkiye, Suriye Türkmenlerinin haklarının korunması gerektiğini de gündeme getirdi.

Suriye’deki Çatışmalar: Esad Yanlısı İsyancılar Harekete Geçti

Lazkiye ve Tartus gibi kıyı bölgelerinde Esad yanlısı gruplarla Şara yönetimine bağlı güçler arasında düşük yoğunluklu çatışmalar rapor edildi. Ancak Şara yönetimi, bu bölgelerde kontrolü büyük ölçüde sağladığını ve “güvenlik operasyonlarının” devam ettiğini duyurdu.

Esad yanlısı isyancılar, 12 Mart’ta Banyas ve Lazkiye arasında yakıt kamyonlarını koruyan geçici hükümet devriyesini pusuya düşürdü. Suriye Halk Direnişi (SPR) saldırıyı üstlenirken, hükümet gücülerinin sorumlu savaşçıları gözaltına almadığını iddia etti.

Banyas Limanı, Suriye’ye enerji sevkiyatı için kritik öneme sahip olduğundan, bölgedeki yakıt nakliyelerine yönelik saldırılar daha genış kapsamlı etkiler yaratabilir. Bu tarz saldırılar, Suriye ekonomisini ve halkın yaşam koşullarını daha da zorlaştırabilir.

Rusya ve Suriye: Stratejik İlişkiler

Rusya, Suriye’deki askeri üs haklarını korumak amacıyla diplomatik ve ekonomik adımlar atıyor. Ancak, Rusya ile Geçici Suriye Hükümeti arasındaki üsler konusunda süren görüşmelerde hâlâ somut bir ilerleme sağlanabilmiş değil.

Rusya, Şubat ayından itibaren Suriye ile ekonomik işbirliği geliştirmek için adımlar attı. 12 Şubat’ta Suriye Merkez Bankası’na yerel para birimi teslim etti ve Rus yakıtının Suriye’ye ulaşmasını sağladı. Ancak, Suriye’nin Katar ve SDG gibi alternatif yakıt kaynakları da bulunuyor.

Bu gelişmeler, Rusya’nın Suriye’deki etkisini koruma çabalarını gözler önüne seriyor.

Süveyda’daki Dürzi Toplumu ve Geçici Suriye Hükümeti

Süveyda Vilayeti’ndeki Dürzi toplumu, geçici Suriye hükümetine karşı derin bir bölünmüşlük içinde. Dürzilerin ruhani lideri Şeyh Hikmet el Hicri, 13 Mart’ta yaptığı açıklamada geçici Suriye hükümetiyle herhangi bir anlaşma yapılmadığını belirtti. Hicri, geçici hükümeti “aşırılıkçı” bir rejim olarak nitelendirdi ve Süveyda Vilayeti sakinlerini bu rejimle işbirliği yaptıkları için kınadı.

Men of Dignity Movement, Mudafa al Karama ve Ahrar Jabal al Arab Gathering gibi önde gelen Dürzi milisler, 6 Mart’ta geçici Suriye İçişleri Bakanlığı ile geçici Suriye hükümetinin kontrolü altında yerel olarak yönetilen il güvenlik gücçleri kurma konusunda anlaştı. Diğer bir Dürzi ruhani lider olan Hamoud al Hanawi ise Geçici Suriye Devlet Başkanı Ahmad al Shara’ya desteğini ifade ederek, işbirliğine açık olduğunun sinyalini verdi.

ARKA PLAN BİLGİ

Süveyda Vilayeti’ndeki Dürzi toplumu

Dürziler, İslam’dan ayrılmış mistik bir inanç sistemine sahip, Şii İsmaililik mezhebinden türeyen heterodoks bir topluluktur. Kültürel ve dini olarak kapalı bir topluluk olan Dürziler, Orta Doğu’da özellikle Suriye, Lübnan ve İsrail’de yaşamaktadır.

Suriye’deki Dürzi Nüfusu ve Yerleşim Alanları

Suriye’deki Dürzi toplumu, yaklaşık 700.000 ila 800.000 kişiden oluşmaktadır ve ülke nüfusunun yaklaşık %3-4’ünü teşkil eder.

Başlıca yaşadıkları bölgeler:

  • Süveyda Vilayeti (Cebel el-Dürzi – Dürzi Dağı) → Dürzilerin en yoğun yaşadığı yer olup, bölgeye “Dürzi Kalesi” de denmektedir.
  • Şam’ın kırsal bölgeleri (Cebel el-Şeyh, Ayn Tarma, Cebel el-Arab)
  • Dera ve Kuneytra vilayetleri (Golan Tepeleri’nin bazı bölgeleri)

Suriye’de Dürzilerin Tarihi Rolü

  • Osmanlı Dönemi: Osmanlı İmparatorluğu döneminde Dürziler, Lübnan ve Suriye’de yarı özerk bir yapıya sahipti. Ancak Osmanlı’nın merkeziyetçi politikaları nedeniyle zaman zaman Osmanlı yönetimiyle çatışmalara girdiler.
  • Fransız Mandası Dönemi (1920-1946): Fransızlar, Dürzilere özerklik tanıyan bir politika izledi ve Süveyda merkezli bir Dürzi yönetimi kurdu. Ancak bu özerklik, Suriye’nin bağımsızlığından sonra kaldırıldı.
  • Bağımsız Suriye Dönemi: 1946’dan sonra Dürziler, Suriye yönetiminde yer aldı. Özellikle Baas rejimi döneminde bazı Dürzi generaller ve siyasetçiler önemli roller oynadı.

Dürzilerin Suriye İç Savaşındaki Rolü

2011’de başlayan Suriye İç Savaşı, Dürziler için önemli bir kırılma noktası oldu. Çoğu Dürzi, tarafsız kalmayı tercih etti, ancak bazıları rejim yanlısı ya da muhalif saflarda yer aldı.

Dürzi Gruplarının Tutumları:

  • Rejim Yanlısı Dürziler: Çoğunlukla Süveyda’daki Dürzi toplumu, Beşar Esad yönetimiyle pragmatik bir ilişki sürdürdü. Suriye ordusuna doğrudan katılmadılar ancak bölgesel milisler oluşturdular.
  • Muhalif Dürziler: Bazı Dürzi liderler, özellikle Lübnan’daki Dürzi lideri Velid Canbolat gibi figürler, Esad karşıtı muhalefeti destekledi.
  • Tarafsız Dürziler: Pek çok Dürzi, iç savaşın başından beri çatışmalardan uzak durmayı ve kendi bölgelerini korumayı tercih etti.

Süveyda’daki Dürzi Milisler:

Süveyda’da rejime tam destek vermeyen ancak bölgesini koruyan bazı milis grupları ortaya çıktı. Bunlardan en önemlileri:

  • Men of Dignity (Keramet Adamları Hareketi – Rijal al-Kerame)En güçlü Dürzi milis gücü olup, rejimden bağımsız hareket etmektedir.
  • Ahrar Cebel el-Arab → Daha muhalif bir Dürzi yapılanmasıdır.
  • Mudafa al-Karama → Bölgesel güvenliği sağlamak amacıyla oluşturulmuş yerel bir milis gücüdür.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here