Tayland, altı haftadır yürürlükte olan barış anlaşmasını tehlikeye atan sınır şiddetinin yeniden tırmanması üzerine Kamboçya’ya yönelik hava saldırıları düzenledi. ABD Başkanı Donald Trump’ın siyasi başarısı olarak nitelendirdiği anlaşma, yeniden çatışmaların gölgesinde kaldı.
Her iki ülkenin ordularından yapılan açıklamalara göre, Tayland Kraliyet Hava Kuvvetleri Pazartesi sabahı sınır hattında savaş uçaklarıyla bir operasyon gerçekleştirdi. Taraflar, saldırıyı kışkırtmak ve Ekim ayında Malezya’da imzalanan barış anlaşmasının şartlarını ihlal etmekle birbirlerini suçladı. İlk raporlara göre sivillerin de aralarında bulunduğu en az beş kişi hayatını kaybetti.
Tayland Kraliyet Hava Kuvvetleri Sözcüsü Hava Mareşali Jackkrit Thammavichai, Kamboçya’nın ağır silahlar sevk ettiğini, muharebe birliklerini yeniden konuşlandırdığını ve ateş destek unsurlarını hazırladığını öne sürdü. Tayland ordusu ise Kamboçya topçu ateşi sonucu bir Tayland askerinin öldüğünü, yedi askerin yaralandığını açıkladı.
ABD ile savunma anlaşması bulunan ve askeri kapasitesi daha güçlü olan Tayland, Preah Vihear eyaletinde konuşlanan Kamboçya güçlerini hava saldırılarıyla hedef aldığını, ardından bölgedeki tapınak çevresine tanklar konuşlandırdığını duyurdu. Tayland makamları, birkaç sivilin yaralandığını ve çok sayıda kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığını bildirdi.
Kamboçya Ulusal Savunma Bakanlığı Sözcüsü Tümgeneral Maly Socheata ise Tayland’ın hava saldırılarının “günlerce süren provokatif eylemlerin ardından” geldiğini savunarak Kamboçya’nın misillemede bulunmadığını açıkladı. Kamboçya Enformasyon Bakanı Neth Pheaktra, Pazartesi günü yaptığı açıklamada dört sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Ulusal güvenlik konseyi toplantısı sonrasında konuşan Tayland Başbakanı Anutin Charnvirakul, ülkesinin Kamboçya’ya karşı kendini savunmak amacıyla “gerekli tüm askeri operasyonları” başlatmaya hazır olduğunu söyledi.
“Bu aşamadan sonra müzakere yürütülmeyecek. Çatışmaların sona ermesi için Kamboçya’nın Tayland’ın belirlediği eylem planını uygulaması gerekiyor,” dedi.
Barış Anlaşmasının Kırılgan Geçmişi
Güneydoğu Asya’nın iki komşu ülkesi, bu yıl on yıllardır görülen en ciddi sınır krizlerinden biriyle karşı karşıya kaldı. ABD Başkanı Trump’ın, her iki ülkeyle de gümrük vergisi müzakerelerini durdurmakla tehdit etmesinin ardından Tayland ve Kamboçya, Ekim ayında Malezya’da imzalanan bir barış anlaşmasıyla ateşkesi resmileştirdi.
Trump, Kuala Lumpur’da düzenlenen imza töreninde, ASEAN dönem başkanı olan Malezya Başbakanı ile birlikte anlaşmaya başkanlık etmiş ve “Birçok kişinin imkânsız dediği bir şeyi başardık” ifadelerini kullanmıştı.
Ancak tarihsel olarak Tayland-Kamboçya barış anlaşmalarının uzun ömürlü olmadığı biliniyor. Mevcut anlaşma da Kasım ayında sınırda yeniden başlayan çatışmalar ve Aralık ayında Tayland’ın Kamboçya’ya yönelik hava saldırılarıyla birlikte ciddi biçimde sarsıldı.
İki ülke arasındaki sınır anlaşmazlığı, 1907 tarihli sömürge dönemi anlaşmasına dayanıyor. Egemenlik iddiaları, milliyetçi söylemler ve özellikle Preah Vihear tapınağı çevresindeki gerilimler, krizin temelini oluşturuyor. 2008 ve 2011 yıllarında yaşanan çatışmalar da barış girişimlerinin ne kadar kırılgan olduğunu göstermişti.
ABD ve Malezya’nın arabuluculuğuyla imzalanan son anlaşma kalıcı barışı hedeflese de, mevcut gelişmeler anlaşmanın geleceğine ilişkin ciddi belirsizlikler yaratıyor.



