Hensoldt, Lufthansa Technik Defense ve Bombardier Defense, Almanya’nın PEGASUS (Persistent German Airborne Surveillance System) programında önemli bir eşiği daha geçti. Program kapsamında kullanılan ilk uçak, geçen hafta ABD Kansas/Wichita’daki Bombardier tesislerinden transatlantik uçuşunu başarıyla tamamlayarak Lufthansa Technik’in Hamburg merkezine iniş yaptı.
Böylece çalışma süreci, platform tasarım ve geliştirme aşamasından görev sistemi entegrasyonu ve sertifikasyon aşamasına resmen geçmiş oldu.
Şirketlerin yaptığı ortak açıklamaya göre, elektromanyetik harp alanında Almanya’nın lideri konumundaki Hensoldt’un öncülüğünde yürütülen proje; Lufthansa Technik’in bakım, onarım ve revizyon (MRO) tecrübesiyle ve Bombardier Defense’in Global 6000 platformu ile birleşerek, Alman Silahlı Kuvvetleri’ne hava tabanlı sinyal istihbaratı (SIGINT) alanında “en modern kabiliyetleri” sunmayı hedefliyor.
PEGASUS programı kapsamında Almanya başlangıçta üç uçak sipariş etmişti, ancak kulis bilgilerine göre en az üç ek uçağa daha ihtiyaç duyulabileceği değerlendiriliyor.
Hamburg’daki süreçte, Hensoldt’un Kalaetron Integral tabanlı SIGINT sisteminin entegrasyonu, görev kabininin yerleştirilmesi ve ilave askeri/iletişim sistemlerinin montajı gerçekleştirilecek. Lufthansa Technik ayrıca uçağın hem sivil hem de askeri sertifikasyonundan sorumlu olacak.
Buna paralel olarak teknik ve uçuş personelinin eğitimi, operasyonel dokümantasyonun hazırlanması ve sistem devreye alma faaliyetleri yürütülüyor.
Hensoldt Hava SIGINT Başkan Yardımcısı Jürgen Halder, ilk uçağın Hamburg’a varışının “sistem entegrasyonu ve kalifikasyon sürecinin kritik aşamasını” başlattığını belirtti.
PEGASUS Programı: Almanya’nın Hava Konuşlu İstihbarat Sistemi
Almanya’nın Persistent German Airborne Surveillance System (PEGASUS) adlı sinyal istihbarat programı, Haziran 2021’de resmen başladı. Bu tarihte Alman Savunma Tedarik Dairesi (BAAINBw), üç adet Bombardier Global 6000 iş jeti platformuna entegre edilecek bir hava konuşlu elektronik sinyal istihbarat (SIGINT) sistemi için Hensoldt firmasının liderliğindeki konsorsiyumla sözleşme imzaladı.
PEGASUS projesi, yaklaşık 1,54 milyar avro bütçeyle üç uçak, bir yer değerlendirme sistemi, bir referans sistemi ve bir eğitim sisteminin geliştirilip tedarik edilmesini kapsamaktadır. İlk uçağın 2026’da teslim edilmesi, tüm sistemlerin 2028’e kadar envantere girmesi ve 2027 gibi erken bir tarihte operasyonel kapasiteye ulaşılması planlanmaktadır. Ekim 2024’te ilk Bombardier Global 6000 PEGASUS uçağı Wichita (ABD)’da test uçuşunu gerçekleştirmiş ve bunu takiben tüm uçakların Almanya’ya getirilerek entegre görev sistemlerinin kurulumu ve sertifikasyonuna başlanması öngörülmüştür.
Alman Silahlı Kuvvetleri (Bundeswehr), PEGASUS projesiyle hava platformundan stratejik sinyal istihbarat kabiliyetini yeniden kazanmayı ve uzun süredir mevcut olan bir istihbarat boşluğunu doldurmayı hedeflemektedir. Bu ihtiyaç, 2010 yılında Alman Deniz Kuvvetleri’ne ait son Breguet BR1150 Atlantic SIGINT uçağının hizmetten çıkarılmasıyla belirgin hale gelmiştir. O tarihten beri Almanya’nın envanterinde elektronik sinyal tespitine yönelik uzun menzilli bir hava platformu bulunmamaktaydı.
Bundeswehr, 2011 sonrası on yıl boyunca bu kritik boşluğu doldurmak amacıyla çeşitli projeler denemiş ancak başarısız olmuştur. Özellikle Northrop Grumman RQ-4 Euro Hawk insansız hava aracı projesi bu kapsamda öne çıkmış; beş adet yüksek irtifa uzun menzilli insansız SIGINT uçağının Airbus tarafından geliştirilen ISIS görev sensörüyle tedariki planlanmıştır. Ne var ki Euro Hawk projesi, Avrupa hava sahasında insansız sistemlerin sertifikasyonuna dair zorluklar ile maliyet aşımı ve gecikmeler nedeniyle, yalnızca bir prototip uçuşunun ardından 2013 yılında iptal edilmiştir.Euro Hawk için üretilen tek uçak dahi elde kalmış, satışı dahi gerçekleştirilemeden proje sonlandırılmıştır.
Euro Hawk’ın akıbeti ve devam eden ihtiyacın aciliyeti üzerine Almanya bir süre ABD Donanması’nın MQ-4C Triton insansız SIGINT platformunu satın almayı değerlendirmiştir. Ancak $2,5 milyar tutarındaki Triton alım planı da Avrupa hava sahası kısıtları ve yükselen maliyet endişeleri nedeniyle iptal edilmiş; bunun yerine mürettebatlı bir jet uçağı temel alan PEGASUS çözümüne yönelme kararı alınmıştır.
PEGASUS projesiyle Bundeswehr’in ulaşmak istediği başlıca stratejik kazanımlar şöyle özetlenebilir:
- Hava Konuşlu SIGINT Kabiliyetinin Yeniden Kazanılması: 2010’dan beri süregelen hava platformundan elektronik istihbarat toplama boşluğu PEGASUS ile kapatılacaktır. Böylece Alman ordusu, bağımsız bir şekilde düşman yayınlarını/telsiz trafiğini ve radar sinyallerini kaydederek istihbarat üretebilecektir.
- Geniş Alanlı Gözetleme ve Tehdit Tespiti: PEGASUS, düşman askeri haberleşme ve radar yayınlarını uzun mesafeden tespit edip kaydederek durum raporları oluşturacak ve bu verileri platformdaki operatör konsollarında analiz edecektir. Toplanan elektronik istihbarat sayesinde muhtemel harekât bölgelerinde erken kriz belirtilerinin yakalanması, tehdit durumunun değerlendirilmesi ve karar alıcılar için gerçek zamanlı bir elektronik harp tablosu oluşturulması hedeflenmektedir.
- Kendini Koruma ve Elektronik Harp Desteği: PEGASUS sisteminin yakalayacağı düşman radar ve iletişim sinyalleri, Almanya’nın envanterindeki hava araçları ve platformlar için geliştirilmiş kendini koruma sistemlerinin (ör. radar ikaz alıcıları ve elektronik karıştırıcılar) sürekli güncellenen bir tehdit veri tabanına sahip olmasını sağlayacaktır. Bu sayede dost platformların elektronik harp ve karşı tedbir sistemlerinin etkinliği artacaktır.
- Milli Teknoloji ve Sanayi Katkısı: Proje, doğrudan Almanya merkezli şirketler (Hensoldt, Lufthansa Technik vb.) tarafından yürütülen bir SIGINT çözümü ortaya koyduğu için, hükümetin savunma sanayii stratejisi doğrultusunda ülke içinde kritik teknolojilerin korunmasına ve geliştirilmesine hizmet etmektedir. Yabancı bir sistem satın almak yerine milli sensör ve yazılım geliştirilmesi, Almanya’ya elektronik istihbarat alanında bağımsızlık ve ihracat potansiyeli kazandıracaktır.



