Bosna Hersek’te Sırp ayrılıkçı lider Milorad Dodik’in adımları tansiyonu artırdı. Avrupa Birliği (AB), ülkedeki siyasi gerilim nedeniyle barış gücüne ek asker gönderme kararı aldı. ABD de Dodik’e sert tepki gösterdi.
AB’nin barış gücü misyonu EUFOR’dan yapılan açıklamada, ülkedeki mevcut kapasitenin “geçici olarak” artırılacağı duyuruldu. “Bu önlem, Bosna-Hersek’teki tüm taraflara destek sağlamayı amaçlamaktadır” ifadeleri kullanıldı. Ancak gönderilecek ek kuvvetin tam sayısına ilişkin detay verilmedi. Hâlihazırda EUFOR’un Bosna Hersek’te 1.500 askeri bulunuyor.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, 10 Mart 2025’te Saraybosna’yı ziyaret ederek mevcut durumu değerlendirecek.
Bosna’da Tansiyon Neden Yükseldi?
Bosna Hersek, 1995’te iç savaşı sona erdiren Dayton Anlaşması ile iki ana entiteye bölündü: Sırp Cumhuriyeti (RS) ve Boşnak-Hırvat Federasyonu (FBIH). Ancak RS lideri Milorad Dodik, uzun süredir ayrılıkçı bir politika izliyor. Son olarak, RS sınırları içinde federal polis ve yargı yetkisini tanımayacağını duyurdu. Dodik, Sırpların federal polis ve yargı kurumlarında çalışmasını yasakladı ve bu yasağı ihlal edenlere beş yıl hapis cezası öngördü. Ayrıca, bu kişilere “daha yüksek maaşlı alternatif işler” teklif ettiklerini söyledi.
Bosna Anayasa Mahkemesi, Cuma günü Dodik’in kararlarını askıya aldı. Geçen ay ise Dodik, “Yüksek Temsilcilik Ofisi (OHR) kararlarına uymamak” gerekçesiyle bir yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Bosna-Hersek’in Uluslararası Yüksek Temsilcisi Christian Schmidt, Cumartesi günü, Sırp Cumhuriyeti (RS) tarafından çıkarılan ayrılıkçı yasaları iptal eden Anayasa Mahkemesi kararına destek verdi.
Yüksek Temsilci Schmidt ile Bosna-Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi’nin Boşnak üyesi Denis Becirovic arasında gerçekleşen görüşmede, iki liderin Anayasa Mahkemesi kararına tam destek verdiği belirtildi.
Açıklamada, “Bu karar, hukuki belirsizlikleri gidermek ve yasal kesinliği sağlamak adına kritik bir adımdır” ifadeleri kullanıldı.
Schmidt, “Yerel kurumlar, Dayton Anlaşması’nın bu kabul edilemez ihlalini çözmek için gerekli araçlara ve uluslararası toplumun sağlam desteğine sahiptir” dedi. Ayrıca, “Hukukun üstünlüğünü ve tüm vatandaşların güvenliğini koruyan devlet kurumlarına teşekkürlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu.
Bosna-Hersek’te Yüksek Temsilci görevi, Dayton Barış Anlaşması (1995) ile oluşturulmuş olup, ülkenin barış sürecini denetlemek ve uygulamakla sorumlu olan en üst düzey uluslararası yetkilidir. Bu görev, Bosna-Hersek Yüksek Temsilciliği Ofisi (OHR) tarafından yürütülmektedir. Alman diplomat Christian Schmidt, 2021’den bu yana Yüksek Temsilci olarak görev yapmaktadır. Schmidt, Dayton Anlaşması’nın “Bonn Yetkileri” kapsamında devlet başkanlığı konseyi üyeleri de dahil olmak üzere barış sürecine engel olan kişileri görevden alma ve gerekirse yasa çıkarma yetkisine sahip.
ABD ve Türkiye’den Dodik’e Tepki
Anayasa Mahkemesi’nin son kararı, siyasi gerilimi daha da artırdı. Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Elmedin Konakovic, Dodik’in adımlarını “ders kitaplarına girecek bir darbe” olarak nitelendirdi.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Milorad Dodik’in hamleleri, Bosna Hersek’in kurumlarını baltalıyor ve bölgenin güvenliğini tehdit ediyor” dedi. Bölge ülkelerini “tehlikeli ve istikrarsızlaştırıcı eylemlere karşı koymaya” çağırdı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı da geçen hafta yaptığı yazılı açıklamada, “Bosna-Hersek’teki gelişmeleri yakından ve endişeyle takip ediyoruz. Ülkedeki istikrarı zedeleyebilecek tek taraflı eylem ve söylemlerden kaçınılması, sorunlara diyalog ve uzlaşıyla çözüm aranması önemlidir” ifadelerini kullandı.
Ülkenin 3,5 milyonluk nüfusunun yaklaşık üçte biri, toplam yüz ölçümünün yarısını oluşturan Sırp bölgesinde yaşıyor.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte’nin Saraybosna ziyareti, uluslararası toplumun Bosna’daki gelişmelere verdiği önemin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Aynı zamanda, AB’nin asker takviyesi kararını destekleyen bir hamle olarak görülüyor.