İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Hermon Dağı’na yaptığı ziyarette, İsrail’in Suriye’nin güneyindeki toprakları “sınırsız bir süre” işgal etmeye devam edeceğini açıkladı. Katz, “IDF, Suriye’de kalmaya hazır. Hermon’daki güvenlik bölgesini elimizde tutacağız ve Suriye’nin güneyinde güvenliği sağlayacağız,” ifadelerini kullandı.
Beşar Esad rejiminin Aralık ayında çöküşünün ardından İsrail güçleri, Suriye topraklarında 400 km²’lik askerden arındırılmış bir tampon bölgeyi kontrol altına aldı. 1973 Yom Kippur Savaşı sonrasında BM tarafından oluşturulan ve 1.100 askerden oluşan bir BM gücü tarafından devriye gezen bu bölge, Suriye ile İsrail’in işgali altındaki Golan Tepeleri arasında bulunuyor.
Yeni Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed al-Sharaa, geçmişte aşırılıkçı gruplarla bağlarını kopardığını ve temsili bir hükümet kurmayı amaçladığını söylese de İsrail, yeni yönetimi ve ülkede faaliyet gösteren silahlı grupları tehdit olarak görüyor.
İsrail’in Askeri ve Stratejik Hedefleri
Katz, Hermon Dağı’ndaki İsrail konuşlanmasının kuzey İsrail ve tartışmalı sınır bölgelerindeki yerleşimleri korumak için gerekli olduğunu belirtti. Times of Israel’e göre Katz, “[Al-Sharaa] her sabah Şam’daki başkanlık sarayında gözlerini açtığında IDF’nin Hermon’un zirvesinden kendisini izlediğini görecek ve Golan ile Celile sakinlerini korumaya devam edeceğimizi hatırlayacak,” dedi.
İsrail ayrıca İran’ın, Suriye üzerinden Lübnanlı Hizbullah’a silah kaçırmasını önlemeyi amaçlıyor. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu da geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, “Suriye’nin güneyinin tamamen askerden arındırılması” çağrısında bulundu.
İsrail’in Saldırıları ve Uluslararası Tepkiler
İsrail’in Aralık ayında Suriye’ye girmesi uluslararası alanda geniş çapta tepki çekti. Eleştirmenler, İsrail’in Esad rejiminin çöküşünü toprak kazanımı için kullandığını savundu. İsrail, 1967 Altı Gün Savaşı sırasında Suriye’den ele geçirip daha sonra ilhak ettiği Golan Tepeleri’ni halen kontrol ediyor. Ancak bu ilhak, uluslararası toplum tarafından tanınmıyor.
IDF (İsrail Ordusu), Suriye toprakları içinde, ikisi Hermon Dağı’nın 2.800 metrelik zirvesinde olmak üzere dokuz askeri karakol kurdu. Bunlardan bazıları, tahkim edilmiş eski Suriye ordusu mevzileri üzerine inşa edildi. İsrail savaş uçakları da Esad rejiminin çöküşünden bu yana eski yönetimin askeri teçhizatını yok etmek için yüzlerce hava saldırısı düzenledi. Bu hafta başında Suriye’nin güneyindeki hedefler yeniden vuruldu.
İsrail’in Dürzi Toplumuna Yönelik Hamlesi
İsrail ayrıca, Suriye’nin İsrail sınırına yakın bölgelerinde yaşayan Dürzi azınlığına koruma teklif etti. İsrail içinde de önemli bir Dürzi nüfusu bulunuyor.
Bazı analistler, İsrail’in Suriye’de uzun vadeli ve maliyetli bir askeri çıkmaza sürüklenme riski taşıdığını belirtiyor. Emekli İsrailli Albay Dr. Jacques Neriah, “Lübnan’da 20 yıldan fazla bir süre sıkışıp kaldık. Umarım Suriye’de de aynı hatayı yapmayız,” dedi.
İnsan Hakları İhlalleri ve Artan Şiddet
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Esad rejiminin çöküşünün ardından Alevi azınlığın yoğun yaşadığı kıyı bölgelerinde şiddetin arttığını duyurdu. Geçen hafta yaşanan olaylarda güvenlik güçleri ve müttefik grupların düzenlediği operasyonlarda en az 1.383 sivilin öldüğü bildirildi.